Kırkayak…

Ormanın yukarılarında, bir ağacın dalında gezinen kırkayak, binlerce bacağını kolayca hareket ettirerek yürüyormuş. Ağacın tepesindeki ötücü kuşlar aşağı bakmış, kırkayağın eşzamanlı adımlarından çok etkilenmişler. “Bu hayret edilecek bir yetenek” diye ötmüşler. “Sayamayacağımız kadar çok bacağın var. Nasıl yapıyorsun bunu?” Ve kırkayak hayatında ilk kez bu durumu düşünmeye başlamış. “Gerçekten de” demiş hayretle, “Yaptığımı nasıl yapıyorum?” Arkasına bakmak için döndüğünde kıl gibi bacakları birbirine çarpmış ve sarmaşık gibi dolanmış. Kafası karışmış ve düğümlenmiş kırkayak telaşlanıp yere düşerken ötücü kuşlar kahkahalarla gülmüşler ona.
Okumaya devam et